Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), 2024 yılındaki denetimlerinde, yetim maaşı almak amacıyla eşinden boşanan ancak boşandığı kişiyle aynı evde yaşamaya devam eden toplam 2 bin 404 bireyi tespit etti. SGK, kayıt dışı istihdam, sahte iş yeri ve sahte sigortalı gibi usulsüzlüklerle mücadele etmek amacıyla, sayıları 3 bini aşan uzman denetmenler tarafından yürütülen denetim faaliyetlerine devam ediyor. Geçen yıl, kayıt dışı istihdamla mücadele için 124 bin 982, sahte iş yeri ve sahte sigortalılıkla ilgili ise 12 bin 684 iş yeri denetlenmişti. Bu bağlamda, hileli boşanmalara karşı da sürekli olarak çalışmalar yapılmaya devam ediyor.
Hileli Boşanmalara Karşı Denetimler
SGK, 2024 yılı boyunca, yetim maaşı almak için eşinden boşanan fakat boşandığı kişi ile aynı evde yaşamaya devam edenler için Türkiye genelinde toplam 3 bin 2 denetim gerçekleştirdi. Bu denetimler sonucunda, 2 bin 404 kişinin hileli boşanma yollarıyla aylık maaş aldığı belirlendi. Bu kişiler hakkında yasal işlemler başlatıldı ve SGK’nın ödemiş olduğu maaşların faizi ile birlikte geri alınması için gerekli adımlar atıldı. Hileli boşanmanın önlenmesi için sürecin daha da sıkılaştırılması gerektiği vurgulanıyor.
94 Binden Fazla Kişinin Sigortası İptal Edildi
2024 yılındaki denetimlerde, SGK tarafından 2 bin 114 iş yerinin sahte olduğu tespit edildi. Ayrıca, çalışmadığı halde sigorta primi ödenen ya da sahte iş yeri üzerinden sigortalı olarak gösterilen toplam 94 bin 740 kişinin sigortası iptal edildi. Bu durum, kayıt dışı istihdamla mücadelede önemli bir veri sunuyor. Sahte iş yerlerine uygulanan denetimler sonucunda toplam 2 milyar 36 milyon 732 bin lira tutarında cezaların uygulanması da gündeme geldi. Bu işlemler, kayıtdışı istihdamın önlenmesi amacıyla atılan somut adımlar arasında yer alıyor.
Sosyal Güvenlik Sistemine Katılım
SGK, iş yerlerinin ve çalışanların sosyal güvenlik sistemine kazandırılması amaçlı faaliyetlerinde, 21 bin 634 kişinin sigortalılığını sağlarken, 518 iş yerinin tescilini gerçekleştirdi. Bu, özellikle kayıt dışı istihdamın azaltılması ve çalışanların haklarının korunması açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Böylece, sosyal güvenlik sistemine katılımın artırılması ve daha düzenli bir çalışma hayatının tesis edilmesi hedefleniyor.
