Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde infaz düzenlemesine yönelik çalışmalar son aşamaya geldi. Geçtiğimiz cuma günü AK Parti yöneticileri MHP temsilcileriyle bir araya gelirken, bu hafta da diğer muhalefet partileriyle benzer görüşmeler gerçekleştirecek. 2005 yılında yeni bir ceza adalet sistemine geçiş yapıldığında, infaz sisteminde iki önemli değişiklik yapıldı. İlk olarak, belirli suçlarda mevcut cezalar önemli ölçüde artırıldı. İkinci olarak, infaz süreleri yükseltildi. Eski uygulamada 2/5 olan infaz oranı, yeni sistemde 2/3’e çıkarıldı. Ayrıca, terör, uyuşturucu ve cinsel suçlar gibi bazı suçlar için koşullu salıverme süreleri 3/4 oranına yükseltildi. Bu durum, ağırlaştırılan cezalar ve uzaya infaz süreleri nedeniyle cezaevlerinde ciddi bir doluluk sorunu yaşanmasına yol açtı. Şu anda cezaevlerinde 300 binin üzerinde tutuklu ve hükümlü bulunuyor.
Cezaevlerinde infaz süreleri ve koşullu salıverme sisteminin değişimi gündemde. Mevcut sistemde, çoğunluk oranı 2/3 olarak belirlenmiş durumda. Uzmanların da katıldığı teknik çalışmalar sonucunda, bu oranın büyük ölçüde istisnalar haricinde 1/2 yani yüzde 50’ye düşürülmesi bekleniyor. Ancak, cinsel suçlar, terör suçları, uyuşturucu suçları ve mükerrir suçlar gibi bazı istisnalar söz konusu olacak. Özellikle bu suçlar için mevcut 3/4 infaz oranının 2/3’e indirilmesi durumunda, uyuşturucu ve cinsel suçlardan dolayı cezaevinde kalan kişilerin tahliye oranlarının artması muhtemel görünüyor. Şu an cezaevinde 70-80 bin dolaylarında uyuşturucu suçundan hükümlü bulunan kişi mevcut.
Diğer bir önemli düzenleme ise denetimli serbestlik uygulamasıyla ilgili olacak. Terör ve kasten öldürme suçları haricindeki suçlar için, 1 Mart 2020 tarihinden önce işlenen suçlara yönelik bir defaya mahsus geçici madde olarak 3 yıl denetimli serbestlik uygulanması planlanıyor. 1 Mart 2020 sonrası işlenen suçlar için ise 1/5 oranında bir düzenleme düşünülüyor. Bu düzenlemenin 30 bin civarında hükümlünün tahliyesine yol açması bekleniyor. Ayrıca, koşullu salıverme sistemi otomatik hale getirilmişken, bundan sonra her altı ayda bir gözden geçirme yapılacak ve uzmanlar kurula dahil edilecek. Bu, otomatik uygulamanın sona ermesi anlamına geliyor.
Kasten adam öldürme suçlarına ilişkin mevcut durumu da merak edenler için, bu suçların koşullu salıverme oranının yine 2/3 olarak kalması bekleniyor. Terör ve örgütlü suçlar için ise 3/4 oranının geçerli olması muhtemel görünüyor. Tüm bu konular Adalet Bakanlığı ve ilgili Bakan Yardımcısının öncülüğünde siyasi partilerle ortak bir uzlaşma kültürü içerisinde tartışılmakta. Hedef, toplumun güvenliğini sağlarken, mağdurların haklarını da gözeten bir ceza infaz sistemi oluşturmak.