İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş ve eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Aydoğdu hakkında “nitelikli dolandırıcılık” suçlamasıyla bir iddianame hazırlamıştı. Ancak, hazırlanan bu DenizBank iddianamesi mahkeme tarafından kabul edilmedi ve savcılığa geri iade edildi.
NE OLMUŞTU?
İddianamede, DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’nun 24 müştekiye karşı nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilerek, her biri için 72’şer yıl ile 240’ar yıla kadar hapis cezası talep edilmişti. İddianamede ayrıca, Hakan Ateş’in yaşanan olaylarla ilgili açıklamalarına da yer verilmiştir.
Buna göre, Hakan Ateş, 7 Nisan 2023 tarihinde kendisine ulaşan dolandırıcılık olayından haberdar olduktan sonra, bankanın avukatlarıyla birlikte savcılığa giderek suç duyurusunda bulunduklarını ifade etti. Hakan Ateş, aynı gün içinde müşteki olan Fatih Terim ile telefon görüşmesi yaptıklarını ve bir gün sonra görüşmek üzere randevulaştıklarını belirtti. Terim’in, olayla ilgili olarak müştekiler Arda Turan ve Emre Belözoğlu ile birlikte kendisine geldiğini söyledi. Ateş, bu durumun kendisiyle bir ilgisi olmadığını savunarak, suçlamaları reddetti.
Ateş, kendisine yöneltilen suçlamaları kesin bir dille yalanlayarak, “Fatih Terim, Arda Turan ve Emre Belözoğlu gibi isimler, en ufak bir bankacılık işlemi için bile istediğim zaman beni araya bilecek insanlardır. Özellikle Fatih Terim, daha önce benimle kredi meseleleri hakkında iletişim kurmuş birisidir. Öyleyse, söz konusu dolandırıcılık olayındaki büyük meblağlarla ilgili olarak, bu kişiler neden Seçil Erzan isimli şahsa para teslim etmeden önce benimle iletişim kurmadı? Bu durum oldukça garip,” dedi. Hakan Ateş, paraların geri ödenmemeye başladıktan sonra mağdurların kendisine herhangi bir iletişimde bulunmadığını, bu durumun yalnızca 7 Nisan’da farkına varıldığını belirtti.
HALKTV