Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İdareciler Günü Programı’na katılarak önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan’ın konuşmasında, devletin insanı özne olarak kabul eden bir yapı olduğunu belirterek, Türk devlet geleneğinin uzun birikimden beslendiğini vurguladı. Devletin asli fonksiyonlarının insanlık ittifakı çerçevesinde, mazlumların yanında yer alarak hizmet sunmak olduğunu ifade etti.
Erdoğan, valilik makamının devlete en yakın nokta olduğunu belirtti. Valilikten beklenen temel görevlerin başında, halkın ihtiyaç ve taleplerini karşılamak yer alıyor. Devletin temel dinamiklerinden birinin adalet olduğunu ifade eden Erdoğan, milletin duasının devletin en büyük hazinesi olduğunu söyledi. Bu bağlamda, valilerin sorun çözücü bir yaklaşım göstermesinin önemine dikkat çekti.
Konuşmasında, valilerin vatandaşlarla sürekli bağlantıda olması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, mülki idare amirliğinin sabah sekiz ile altı arasında sınırlı bir görev olmadığını belirtti. Vatandaşa eşit muamele etmenin, hayata geçirilmesi gereken vazgeçilmez bir yaşam tarzı olduğunu duyurdu. Tarihte yaşanmış olan tek parti faşizmi ve 28 Şubat dönemi uygulamalarının, bugünkü Türkiye’de yeri olmadığını söyleyerek, bu tür uygulamaların bir daha yaşanmaması adına uyarılarda bulundu.
Yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum ve özel sektörle işbirliği yapmanın önemine değinen Erdoğan, eğitim ve gençlik projelerinin gerçekleştirilmesi gerektiğini ifade etti. Bu bağlamda Türkiye’nin deprem ve doğal afetlere karşı hazırlıklı olması gerektiğini belirtti. 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan depremin, kriz ve afet yönetiminin önemini bir kez daha hatırlattığını vurguladı.
Erdoğan, valilere doğal afetler ve kriz yönetimi konusundaki direktiflere uymaları gerektiğini hatırlatarak, genelgemizin gerekliliklerini yerine getirmelerini istedi. Ayrıca, Suriye’deki gelişmelere değinerek 911 kilometrelik sınırdaki hadiselerin Türkiye’yi etkilemeye devam ettiğini dile getirdi. 13 yıl süren katliamın sona erdiği bir süreçte, bu dönemin ciddiyetinin altını çizdi.
Suriyeli mazlumların ve sığınmacıların durumu üzerine sözlerini sürdüren Erdoğan, bu süreçte Türkiye’nin elinden geleni yaptığını, insani ve siyasi olarak destek verdiklerini ifade etti. 13 yıllık katliamın yarattığı tahribatın, 500 milyar doları geçtiğini ve savaşın ardından etkili bir yeniden inşa sürecinin başlaması gerektiğini belirtti. Türkiye’nin, bu süreçte üzerine düşen sorumlulukları yerine getireceğini, uluslararası toplumdan da destek talep ettiğini söyledi.
Son olarak, Türkiye’nin, sığınmacılara yönelik yaklaşımının kararlı bir duruş olduğunu yineleyerek, siyasi geleceği riske atmak pahasına gösterilen bu tutumun asla lekeleneceğine izin vermeyeceklerini vurguladı. Bu kapsamda, hükümetin Suriye’deki gelişmelerle ilgili stratejilerini belirleyeceğinden de bahsederek, tüm planların bu gerçekler doğrultusunda yapılacağını belirtti.
