MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 3 Ekim 2023 tarihinde gerçekleştirdiği grup toplantısında, terör örgütü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan’a yönelik “PKK’yı feshet” şeklindeki çağrısıyla yeni bir süreç başladığı bildirildi. Bu gelişmelerin ardından, Demokrasi ve Progress (DEM) Partisi’nden oluşan bir heyet, 5 Ekim 2023 tarihinde İmralı Adası’nda terörist başı Öcalan ile bir görüşme gerçekleştirdi. Bu ziyaretten sonra, MHP, AK Parti ve CHP gibi önemli siyasi partilerle de temaslarda bulunuldu.
GÜL’DEN AÇIKLAMA GELDİ
Bahçeli’nin bu girişimine, Türkiye Cumhuriyeti’nin 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den destek geldi. Gül, Bahçeli’nin yaptığı açıklamaları desteklediğini belirterek, “Bu adımı, Türk milliyetçiliğine yapılmış en büyük hizmet olarak değerlendiriyorum” şeklinde konuştu.
“OLAĞANÜSTÜ BİR ADIM”
Karar gazetesine demeç veren Abdullah Gül, 2009 yılında Kürt meselesinin çözümü için demokrasi ve insan hakları vurgusu yaptığını hatırlattı. “Bu sorun, Türkiye’nin en önemli meselelerinden biri olmuştur,” diyen Gül, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana varlığını sürdüren bu meselenin son 30-40 yıl içerisinde başka bir boyuta taşındığını vurguladı. Gül, Cumhurbaşkanlığı döneminde bu konuya birçok kez odaklandığını kaydederek, Bahçeli’nin çıkışını “olağanüstü bir adım” olarak nitelendirerek, Türkiye’nin kendi inisiyatifiyle bu meseleye çözüm getirmesi gerektiğini ifade etti.
“ZIT GÖRÜŞLERİN DİYALOĞU, ÇÖZÜM İÇİN ŞART”
MHP’nin geçmişte bu konuda en sert tavrı sergilediğini söyleyen Gül, Bahçeli’nin girişimini, meseleye dair yeni bir sayfanın açılması yönünde önemli bir adım olarak değerlendirdi. “Bu tür sorunlarda, en zıt görüşlere sahip olanların diyalog ve anlayış geliştirmesi gerekmektedir,” diyen Gül, aksi halde kutuplaşmanın devam edeceğini ve her kesimin kendi görüşünü tahkim etmeye çalışacağını ekledi. Bahçeli’nin bu tarihi girişimini, yeni bir sayfa açma talebi olarak gördüğünü belirtti.
“TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİNE YAPILMIŞ EN BÜYÜK HİZMET”
Abdullah Gül, konunun çözülmesi durumunda Türkiye’nin uluslararası arenada daha güçlü bir ülke haline geleceğini vurgulayarak, “Türk milliyetçiliğine yapılmış en büyük hizmettir,” şeklinde değerlendirmelerde bulundu. Gül, Türk milliyetçiliğinin geniş bir perspektiften ele alınması gerektiğini vurguladı ve “Türkiye, sorunlarından arınarak, tüm enerjisini halkının mutluluğu ve refahına odaklamalıdır,” ifadelerini kullandı. Bu bağlamda, Türkiye’nin daha seçkin ve ilham veren bir toplum olabilmesi için enerji ve kaynaklarını halkının mutluluğuna yönlendirmesi gerektiğine inanıyor.
“CUMHURBAŞKANI’NIN DESTEĞİ SAMİMİ”
Son olarak, Erdoğan’ın bu sürece yönelik desteğinin oldukça samimi olduğunu ifade eden Gül, Cumhurbaşkanı’nın konumunun gereği daha temkinli hareket ettiğini belirtti. Eski tutumların geride bırakılması gerektiğine dikkat çekerken, bu süreçte hükümetin ve Cumhurbaşkanı’nın desteklerini açıkça gördüğünü ifade etti. Bazı kesimlerin Cumhurbaşkanı’nı daha aktif bir rol üstlenirken görmek isteyebileceğini belirten Gül, ancak Erdoğan’ın konumuna uygun bir yaklaşım sergilediğini düşündüğünü ve bu temkinliliğin doğru bir tutum olduğunu kaydetti.
