Ankara’da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı (ÇSGB) önünde gerçekleştirilen açıklamalara, KESK Eş Genel Başkanları Ayfer Koçak ve Ahmet Karagöz liderliğinde, birçok sendika ve siyasi parti temsilcisi katıldı. Asim Sen Genel Başkanı Özgür Karaca’nın yanı sıra Bağımsız Emekliler Sendikası’ndan Muzaffer Esen, TMMOB Genel Saymanı Özgür Topçu, Türkiye Tabipler Birliği (TTB) Genel Sekreteri Dr. Hilmi Önder Okay, DİSK Emekli Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, Emekli Meclisleri Sendikası Sekretaryası Ali Ersin Gür, Tüm Emekliler Sendikası Genel Sekreteri Ali Rıfat Temel ve 2021 Tüm Emekli Sen Genel Başkanı Salman Hürkardeş de kısa konuşmalar yaparak destek verdiler. Ayrıca, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer, CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Ankara Milletvekili Ali Ersever ve Demokrasi ve Progress (DEM) Parti Sözcüsü Kezvan Konukçu gibi siyasi parti temsilcileri de eyleme katılarak destek verdiler.
İNSANCA BİR YAŞAM İÇİN İŞ BIRAKIYORUZ, ‘SEFALET ZAMMI’ DEĞİL, EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI İSTİYORUZ!
Kamu emekçileri, toplumun diğer kesimleri gibi yıllardır artan enflasyon, hayat pahalılığı ve düşük ücret zammı nedeniyle yoksullaşmaya mahkûm olmuştur. Ekonomik kriz, milyonlarca vatandaşın yaşamını zorlaştırarak, temel ihtiyaçlarını bile karşılamada zorluklar yaratmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon rakamları, gerçeği yansıtmayıp, maaşlarımızın hızla erimesine neden olmaktadır.
Kamu emekçileri, 2025 yılı itibarıyla yalnızca yüzde 30 oranında asgari ücret zammı ile karşılaşırken, kamu emekçileri ve memur emeklilerine uygulanacak yüzde 11,54’lük ve işçi emeklilerine tahsis edilen yüzde 15,75’lik sefalet zamları ve 1 Ocak itibarıyla vergi ile harçlara yapılan yüzde 44’lük zammı büyük bir utanç olarak değerlendirmektedirler. Bu koşullarda, alın teri döken emekçiler, alım güçlerinin düşmesi nedeniyle geçim sıkıntısı çekmekte ve bu adaletsiz duruma itiraz etmektedirler.
Kamu emekçileri, işçiler ve emekliler olarak insanca yaşayacak bir ücret talep etmekte ve bu talebin göz ardı edilmesinin kabul edilemez olduğunu belirtmektedirler. Yüksek oranlarda yapılan temel tüketim maddeleri ve kiralardaki zamlar, kamu emekçilerinin geçim koşullarını zorlaştırırken, vergi sistemi de emeği ile kazananların aleyhine işlemektedir. Emekçiler, adil bir vergi sistemi talep etmekte ve bu sistemin hayata geçirilmesini istemektedirler.
Aynı zamanda, emeklilik sırasında maaşlarının büyük bölümünü oluşturan ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmaması nedeniyle büyük bir gelir kaybı yaşayarak açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm olduğunu ifade etmektedirler. Ek ödemelerin emekli maaşına dâhil edilmemesi, kamu emekçilerinin emeklilik dönemlerinde çektiği ekonomik zorlukları artırmaktadır.
Kamu emekçileri, geçim sıkıntısını çözüme kavuşturmak için çabalarını artırmakta ve kolektif mücadele çağrısında bulunmaktadırlar. Her türlü yoksulluk ve güvencesizlik politikalarına karşı durmak ve temel insan haklarının sağlanması için birlikte hareket etmektedirler. Temel talepleri arasında vergi adaletinin sağlanması, insanca yaşayacak bir ücret talebi ve kamu kaynaklarının halk