Son dönemlerde Türk siyaseti, olağanüstü ve tartışmalı bir gündemle sarsılmaya devam ediyor. Bu sürecin tetikleyicisi, 22 Ekim 2024 tarihinde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis kürsüsünde gerçekleştirdiği ‘İmralı’ çıkışı oldu. Bu açıklama, birçok kişi tarafından beklentilere ve önceliklere yeni bir şekil vermesi açısından büyük önem taşıdı.
BAHÇELİ GÜNDEMİN MERKEZİNDE
Bahçeli’nin bu çarpıcı çağrısı sonrasında, Demokrasi ve Progress (DEM) Partisi’nden İmralı’ya çeşitli heyetlerin gönderilmesi süreci gündeme geldi. Bu süreç, peş peşe yapılan önemli hamlelerle dikkat çekti. Özellikle, PKK terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2024 tarihinde yaptığı ve örgütün kayıtsız şartsız feshedilmesi yönündeki çağrı, Türk siyasetinde büyük yankı uyandırdı. Siyasi çevreler bu çağrıyı henüz tartışmaya devam ederken, Bahçeli’nin gündeme gelmesi dikkat çekti.
SAĞLIK SÜRECİ VE SİYASİ GÜNDEM
Devlet Bahçeli, 4 Şubat 2024 tarihinde kalp kapakçığının değiştirilmesi amacıyla Gebze’deki bir hastanede tedavi altına alındı. Toplamda 10 gün süren hastane tedavisinin ardından Bahçeli, 14 Şubat 2024’te taburcu edilerek evinde ‘nekahet’ dönemine girdi. Bu süreçte, hem Bahçeli’nin sağlık durumu hem de İmralı çağrısının ardındaki gelişmeler yoğun bir ilgiyle takip edildi. Zaman zaman, “Çağrı yapılacak mı?” soruları gündeme geliyordu.
DEMİRTAŞ İLE VİDEO GÖRÜŞMESİ
Bahçeli’nin sağlık durumu hakkında olumsuz spekülasyonlar dolaşırken, 27 Şubat 2024 günü hem İmralı çağrısının yapılması hem de Bahçeli’nin gerçekleştirdiği telefon aramaları ile bu iddialar geçerliliğini yitirdi. Bahçeli, DEM Partisi’nin İmralı heyetinin tüm üyeleri ile telefon görüşmesi yapmanın ötesinde, tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile de görüştü. Bu görüşme sırasında Demirtaş’a eşinin hastalığı nedeniyle geçmiş olsun dileklerini iletti.
“YENİ BİR SİYASET PARADİGMASI”
Bahçeli’nin telefon görüşmeleri yalnızca siyasetçilerle sınırlı kalmadı. Aynı zamanda bazı gazeteciler ve sanatçılar ile de görüşmeler gerçekleştirdi. Son bir ay boyunca hiçbir fotoğrafı paylaşılmayan Bahçeli’nin, ev ortamından yürüttüğü bu telefon trafiği, siyasal iletişim uzmanlarının dikkatini çekti. Uzmanlar, bu tarz iletişim yöntemlerini ‘evden diplomasi’ olarak adlandırarak, 22 Ekim’deki çağrı gibi bu tür telefon trafiğinin de Türk siyasetinde yeni bir paradigmanın oluştuğunu belirttiler.
