31 Mart 2023 tarihinde gerçekleştirilen yerel seçimlerde Denizli’nin Bozkurt ilçesinde belediye başkan adayı olan Akif Bayar, seçimdeki başarısızlığının ardından İlçe Eğitim Müdürü olarak atanmış bir devlet memurudur. Bayar, bu sıfatı ile birlikte AKP Denizli İl Danışma Kurulu’na katılarak siyasi bir platformda yer aldı. Bu durum, CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca tarafından sert bir şekilde eleştirildi. Karaca, bu tür bir katılımın devlet memurlarının siyasete karışmasının bir örneği olduğuna vurgu yaptı ve Bayar’ın derhal görevden alınması gerektiğini ifade etti.
Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, Akif Bayar’ın bu durumu ile ilgili olarak yaptığı basın açıklamasında, “Seçimi kaybeden, ardından jet hızıyla ilçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne atanan Akif Bayar, AKP Denizli İl Danışma Kurulu’nda boy göstermiş. Görünen o ki, Bayar AKP’ye bağlılığını göstermek istemiş,” şeklinde ifadelerde bulundu. Karaca’nın bu çıkışı, kamu görevinde bulunan bireylerin tarafsızlık ilkesine aykırı davrandıkları yönünde endişeleri gündeme getirdi.
Karaca, “Denizli Valisini ve İl Milli Eğitim Müdürünü bu durumu değerlendirmeye davet ediyorum,” diyerek olayın ciddiyetini vurguladı. Devlet memurlarının tarafsızlık ve hizmet etme yükümlülüğü olduğu hatırlatılmakta olup, bu tür durumların hukuk devletine zarar verdiği belirtilmektedir. Karaca, “Bekleyip göreceğiz. Yandaş diye korunacak mı, yoksa hukuk devletinin gereği yerine getirilecek mi?” sorusunu dile getirerek, yetkililerin bu konuda nasıl bir adım atacağını takip edeceklerini belirtti.
Böylelikle, Akif Bayar’ın durumu sadece kendi özelinde değil, aynı zamanda kamu kurumlarında yaşanan siyasi partizanlık tartışmalarını da alevlendirmiş oldu. Bu tür olaylar, kamu görevlilerinin tarafsız kalma yükümlülüğünü ihlal ettikleri ve kamu idaresinin siyasi manipülasyonlara açık olduğu konusunda bir korku yaratmaktadır. Gülizar Biçer Karaca’nın açıklamaları, bu tür durumların yargı yoluyla da denetlenmesi gerektiği ihtiyacını ortaya koyuyor.
Sonuç olarak, bu olay, Türkiye’nin mevcut siyasi ikliminde kamu hizmetlerinin tarafsızlığına dair ciddi soru işaretlerine yol açıyor. Halka hizmet eden kamu görevlilerinin, siyasi partilere olan bağlılıklarının bu denli açık gösterilmesi, demokrasi ve hukukun üstünlüğü açısından kaygı verici bir durumdur. Bu bağlamda, vatandaşların devlet memurlarına yönelik güvenlerinin sarsılmaması adına gerekli adımların atılması önem arz etmektedir.
BİRGÜN
