Türkiye’de her yıl milyarlarca lira zarara yol açan kaçak elektrik kullanımıyla etkin bir şekilde mücadele edilmeye çalışılmakta. Bu durum, özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde zirveye ulaşmakta ve büyük ekonomik kayıplara neden olmaktadır. Yetkililerin, kaçak elektrik kullanımını önlemek amacıyla gerçekleştirilen denetimler, kaçak trafolar ve tarımsal sulama konularında yoğunlaşmıştır.
Bu bağlamda Demokrasi ve Progress Partisi (DEM) Diyarbakır Milletvekili Ceylan Akça, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurul kürsüsünde yaptığı açıklamalarla dikkat çekmiştir. Akça’nın açıklamaları, hem içerik hem de üslup bakımından dinleyicileri şaşkına çevirmiştir. Akça, Diyarbakır halkının kimsenin hamiliğini ve yardımını istemediğini vurgulayarak, bu bölgenin yerel kaynaklarıyla kendi sorunlarına çözüm bulabileceğini belirtmiştir.
KAÇAK ELEKTRİK KULLANIMIYLA İLGİLİ ŞAŞIRTICI AÇIKLAMALAR
Ceylan Akça, yaptığı açıklamalarda Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan barajların ‘kendi toprakları’ üstünde inşa edildiğini ileri sürmüştür. Bu durum, yerel halkın elektrik ihtiyaçlarının karşılanmasında kendilerine yeterli olamadıkları hissine yol açmaktadır. Akça, bu barajlardan üretilen elektriğin, bölgeye yüksek fiyatlarla satılmasını da eleştirerek, bu durumun haksız bir uygulama olduğunu ifade etmiştir.
“BARAJLARDAN EDİNDİĞİNİZ ELEKTRİĞİ BİZE SATMA HAKKINIZ YOK”
Akça’nın bu konudaki sözleri çarpıcıdır ve şöyle devam etmektedir: “O barajlardan edindiğiniz elektriği bize fahiş fiyatlarla satmak sizin hakkınız değildir.” Bu cümleleri, hem yarattığı yankı hem de bölge halkının elektrik ihtiyacı konusundaki haklı talepleri açısından oldukça önemlidir.
Akça, genel anlamda Diyarbakır’ın merkezi hükümetten beklediği desteklerin gerçekleştirildiğinde, bölgenin kendi sorunlarına daha etkili bir şekilde çözüm bulabileceğini söylemektedir. “Diyarbakır kimsenin hamiliğini istemiyor. Diyarbakır kimseden sadaka istemiyor. Diyarbakır yerelde kendi sorununa yetebilen bir yer” diyerek, bölgenin kendi kaynaklarıyla ve kendi yönetimiyle sorunlarını çözmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Diyarbakır ve çevresindeki kamu müzakerelerinde halkın sesini duyurması ve bu sesin dikkate alınması son derece önemlidir. Ceylan Akça’nın bu çıkışları, hem yerelleşme çabalarını destekleyici niteliktedir hem de bölgedeki enerji politikalarına dair daha derin tartışmaların önünü açmaktadır. Bu tür açıklamalar, halkın ve bölge temsilcilerinin kendi haklarını savunma konusundaki kararlılığını da göstermektedir.
