Tv100 Sunucusu Kübra Par, 28 Ocak 2025 tarihinde canlı yayında Barış Pehlivan’ın gözaltına alınmasını protesto etmiştir. Ancak haber programının sona ermesinin ardından, kameraların kapalı olduğunu düşünerek yaptığı ayıplı el hareketi sosyal medyada geniş yankı bulmuştur. Bu durum, izleyiciler arasında el hareketinin kime yapıldığına dair tartışmalara sebep olmuştur.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, bu olayla ilgili olarak bir açıklama yaparak, “Üst Kurulumuz halkımıza yönelik yapılan bu ahlaki olmayan hareket ile ilgili inceleme başlatmış olup, hazırlanacak olan raporla ilgili ilk toplantıda gereğini yapacaktır.” ifadelerini kullanmıştır. Şahin, Kübra Par’a yönelik eleştirilerde bulunarak, gazetecilik mesleğinin etik ilkelerine atıfta bulunmuştur.
TV 100 ekranlarında ana haber bülteni sunan Kübra Par, bugün gazeteciliğin ‘etik’ ilkeleriyle ilgili yorum yapmıştır. Millete hitap eden bir ekranda özgür olmadığını söyleyerek bu yakışıksız hareketini rahatça yapabilen Kübra Hanım’ın, özgür olduğunda neler yapabileceğini de… pic.twitter.com/G8BwJpLvGu
— Ebubekir Şahin (@ebekirsahin) January 28, 2025
– Kübra Par: Tüm izleyicilerimizden özür dilerim.
Olayın tartışmalara yol açmasıyla birlikte Kübra Par, sosyal medya üzerinden bir özür mesajı yayımlamıştır. Mesajında, “Bu akşam Ana Haber bittikten sonra bir canlı yayın kazası yaşadım.” diyerek başlamış ve olayın hiçbir şekilde güncel gelişmelerle bir bağlantısının olmadığını belirtmiştir.
Par, mesajının devamında, “Bir kaç gündür çıkışta Ana Haber’den bir iki dakika geç çıkıyor, Alfa Petek Yarışma Programı’nın yayın dilimine giriyorduk. Yayın arasında yönetmenimizle bu konuda esprileştik ve iddialaştık. Haber bitiminde jenerik girdi ve kulağıma bir espri yaptı. Yayından çıktığımızı düşünerek kendisine bir şaka yaptım. O anlar kameralara yansımış.” ifadelerini kullanmıştır. Bu süreçte, ortaya çıkan görüntülerin yanlış anlaşıldığını vurgulayan Par, “Olayın bu gün yaşanan gündemle bir ilgisi yoktur.” demiştir.
Kübra Par, bütün izleyicilerinden özür dileyerek yaşananların kendisi açısından bir hatadan ibaret olduğunu ifade etmiştir. Bu açıklamalar, izleyicilerin tepkilerini yatıştırmayı amaçlasa da olay, sosyal medyada geniş bir tartışma ve eleştiri konusu olmaya devam etmiştir.
Sonuç olarak, yaşanan bu olay medya ve iletişim alanında etik kuralların ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Ayrıca, halkı bilgilendiren çalışanlar olarak medyadaki profesyonellerin, yaptıkları tüm hareketlerin ve yorumların sonuçlarıyla da yüzleşmeleri gerektiği hatırlatılmıştır.