Türkiye’nin en köklü akademik ödüllerinden biri olan İlim Yayma Ödülleri’nin istişare kampı tamamlandı.
İstanbul Demokrasi ve Özgürlükler Adası’nda düzenlenen etkinliğe, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, İlim Yayma Cemiyeti Başkanı Yusuf Tülün, İlim Yayma Ödülleri Ödül Komisyonu Başkanı Prof. Dr. İdris Sarısoy ve ödül alan akademisyenler katıldı.
Basın mensuplarının da yer aldığı toplantıda, sağlık alanında sağlanacak stratejik dönüşümler üzerinde duruldu ve “Sağlıkta Teknolojik İstiklal” bildirgesi imzalandı. Bu bildirgede; AR-GE ve inovasyon çalışmalarının desteklenmesi, sektörel koordinasyonun geliştirilmesi ve akademi ile sanayi arasındaki iş birliğinin artırılmasına yönelik belli stratejiler yer aldı. “Bu bildirge, sağlık alanında Türkiye için yeni bir dönüm noktası yaratacak.”
Toplantının açılışında konuşan İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan, bilimsel çalışmaların önemine vurgu yaptı ve şu ifadeleri dile getirdi:
“2017 yılında başlattığımız İlim Yayma Ödülleri ile topluma katkı sağlayacak projeleri hayata geçirmeye devam ediyoruz. Bu toplantının, ülkemiz için önemli bir dönüm noktası olacağını düşünüyorum. Her yıl akademisyenlerimizin kamuoyuyla düşüncelerini paylaşmalarını bekliyoruz. Bugün yayınladığımız ‘Sağlıkta Teknolojik İstiklal’ bildirgesi, bilim ve ilmin toplum gelişimindeki rolünü vurgulamakta. Tarihimize baktığımızda, ecdadımızın yürüdüğü bu yoldan ilham alıyoruz ve bu mirası yaşatmaya çalışıyoruz. İnşallah bu bildirge, gerekli değeri bulur.”
“Türkiye sağlık sektöründeki teknolojik gelişmelerle lider ülke olacak”
Sağlık alanındaki teknolojik gelişmelerle Türkiye’nin çok farklı bir konuma geleceğine dikkat çeken İlim Yayma Cemiyeti Genel Başkanı Yusuf Tülün, “Bu girişimin içinde yer almak beni de heyecanlandırıyor. Tüm teknolojik gelişmelerin, Türkiye’yi lider ülke konumuna getireceğine inanıyorum. Sağlıkta dışa bağımlı değil, kendi kaynaklarını üretip geliştiren bir ülke haline geleceğiz. Bu çalışmalara katkıda bulunan herkese teşekkür ediyorum ve bu süreçlerin hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
“Yerli ve milli üretim kapasitesi artırılmalıdır”
Güçlü bir sağlık sisteminin, toplumsal refah yanı sıra ulusal güvenlik ve ekonomik kalkınma açısından da kritik bir unsuru olduğuna değinen Prof. Dr. Fikrettin Şahin, “Türkiye son yıllarda sağlık alanında önemli ilerlemeler kaydetmiş ve bölgesel bir sağlık merkezi haline gelmiştir. Küresel anlamda lider bir ülke olabilmek için güçlü ve bağımsız bir sağlık sektörü kurmak şart. Bu bildirge, Türkiye’nin sağlıkta lider ülke olma hedefine ulaşabilmesi için yerli ve milli üretim kapasitesinin artırılması, dışa bağımlılığın azaltılması ve sürdürülebilir bir sağlık ekosisteminin kurulması gerektiğine dair politika önerilerini içermektedir. 25 Mayıs 2024’te kurulması planlanan Türkiye Sağlık Vadisi, bu açıdan büyük bir öneme sahiptir. Sağlık Sanayi Başkanlığı’nın kurulması da zorunludur. Ar-Ge ve inovasyon süreçlerini bağımsız bir şekilde yürütmeliyiz” açıklamasında bulundu.
Basın toplantısı, ödül alan akademisyenlerin bildirgeyi imzalaması ve Prof. Dr. Fikrettin Şahin’in bu belgeleri İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan’a takdim etmesiyle sona erdi.