Avrupa’nın Türkiye’ye karşı uyguladığı vize politikası uzun zamandır çeşitli sıkıntılar yaratmakta. Hem iş insanları, hem turistler, hem de eğitim amacıyla Avrupa’ya gitmek isteyen Türk vatandaşları vize almakta büyük zorluklar yaşıyor. Neredeyse her gün yüz binlerce vize başvurusundan ‘ret’ yanıtı almak, bu durumu daha da vahim hale getiriyor. Özellikle iş dünyası temsilcileri, fuarlara katılma gibi basit amaçlar için bile vize almakta sıkıntı çekiyor. Daha da fazlası, İtalya’da eğitim hakları kazanan yaklaşık 1.000 Türk öğrencisi, tam 5 aydır vize bekliyor. Bu durum, Türkiye’nin vize talebine karşı Avrupa’nın tutumunu gözler önüne seriyor. Ancak buna karşın, Avrupa’dan vize talep eden işçilerin durumu ise oldukça farklı; özellikle emek yoğun sektörlerde çalışan mavi yakalı işçilere vize verilmesi konusunda büyük kolaylıklar sağlanıyor.
TMB (Türkiye Müteahhitler Birliği) Başkanı Erdal Eren, bu konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Türk iş dünyası olarak uzun süredir vize problemleriyle karşı karşıya kaldıklarını ifade etti. Almanya ve Fransa gibi ülkelerin altyapılarını yenileyerek işçi açıklarına yol açtığını belirten Eren, “Vize almakta zorlandığımız ülkeler, sıva ustasına anında vize veriyor. Üstelik bu işçilere 150 Avro gibi yüksek bir yevmiye ödeniyor. Bizim bu denli yüksek bir meblağı verebilmemiz mümkün değil,” dedi. Sektördeki çalışan sıkıntısına da dikkat çeken Eren, deprem bölgelerindeki yeniden inşa projeleri ve kentsel dönüşüm ihtiyacının büyük bir ara eleman açığına yol açtığını vurguladı. Yurt dışı projelerinde daha fazla Türk çalışan götürememenin üzüntüsünü yaşarken, bu durumun ülke içindeki şantiyeleri de etkilediğini dile getirdi.
İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekip Avdagiç ise, iş dünyasının Avrupa’nın vize uygulamalarından duyduğu rahatsızlığa dikkat çekerek, AB yetkilileriyle yapılan görüşmelerde, ezberlenmiş yanıtlarla karşılaştıklarını ifade etti. Avdagiç, “Başvurular çok arttı, yetişemiyoruz diyorlar. Ancak bu doğru değil. Yılda aldıkları kısa süreli vizeler için tekrar başvuran birçok kişi mevcut, bu mükerrerliktir,” şeklinde belirtti. Avdagiç, bu durumun başvuru sayısında bir artış olmadığını gösterdiğini vurguladı.
Son olarak, Avrupa’nın vize sorununu mülteci problemleriyle ilişkilendirmesinin son derece çelişkili bir yaklaşım olduğunu dile getiren Avdagiç, “Eğer vizeyi 1 haftalık verirseniz, o kişi yine ülkenizde kalmaya çalışabilir. Kısa süreli vize vermeniz, kişinin kalma kararını değiştirmiyor; bu durumun hiç teknik bir karşılığının olduğunu düşünmüyorum,” dedi. Bu tespitler, Türkiye’nin vize sorununu daha derinlemesine anlamayı sağlarken, iş dünyasının yaşadığı bu sıkıntıların acilen çözüm beklediğini de gözler önüne seriyor.
KAAN ZENGİNLİ