31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri sonucunda DEM Parti’den Bahçesaray Belediye Başkanı olarak seçilen Ayvaz Hazir’in de içinde bulunduğu 20 sanık hakkında 24 Aralık 2015 tarihinde Bahçesaray’da yapılan bir basın açıklamasına bağlı olarak açılan davanın karar duruşması gerçekleşti. Mahkeme süreci, sanıkların suçlamalarla ilgili olarak yargılandığı önemli bir davaydı ve bu bağlamda duruşmanın sonucu merakla bekleniyordu.
Durum değerlendirmeleri için Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmaya Hazir ve bazı sanıklar bireysel olarak katılırken, diğer bazı sanıklar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandılar. Bu durum, davanın takip edilme biçimini ve sanıkların katılım şekillerini etkileyen önemli bir faktördü. Duruşma sırasında sanıkların savunma yapma hakları da kullanıldı.
Duruşma savcısı, esas hakkındaki mütalaayı sunduktan sonra sanıklar ve avukatları savunmalarını gerçekleştirdi. Savunmalarında, aleyhlerindeki suçlamaları kabul etmeyen sanıklar, beraat talebinde bulundular. Ancak mahkeme heyeti, sundukları delilleri ve süre gelen süreçleri dikkate alarak karar almak zorundaydı.
Mahkeme, Hazir ve 6 sanığı “Terör örgütüne üye olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek” suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırırken, ayrıca “suç işlemeye alenen tahrik” suçundan 3 ay 22 gün hapis cezası da verdi. Ancak duruşmada mahkeme heyeti, 3 ay 22 günlük hapis cezasında “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” karar verdi. Bu durum, sanıkların ceza alma durumunun etkisini azaltan bir durum olarak değerlendirildi.
Bunun yanı sıra, mahkeme heyeti başka sanıklar üzerinde de önemli kararlar aldı. “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 11 sanığa 6 yıl 3 ay hapis cezası verilirken, 1 sanığa 5 yıl 2 ay 15 gün hapis cezası verildi. Buna ek olarak, 1 sanığın beraatine hükmedilmesi de davanın sonuçları arasında yer aldı. Bu sonuçlar, sanıklar ve genel kamuoyu açısından oldukça dikkat çekiciydi.
Sonuç olarak, bu mahkeme duruşması, hem sanıkların yargı süreçleri açısından hem de toplumda yaşanan hukuksal gelişmeler açısından önemli bir değer taşıdı. Yapılan açıklamalar ve alınan kararlar, ilerleyen süreçte benzer davaların nasıl şekilleneceğine dair ipuçları sundu ve Türkiye’deki yargı sürecinin işleyişine dair tartışmaları alevlendirdi.
