Banka müdürü Seçil Erzan, yarın tekrar mahkeme önüne çıkacak ve Türkiye’nin gündeminde olan duruşma öncesinde, 27 sayfalık bir mektup kaleme aldı. Bu mektup, ilgili dava dosyasına da dahil oldu. Mektubunda, kendilerine mağdur olarak tanıtılan kişilerin aslında tefecilikle suçlandığını belirtmiştir.
“YÜKSEK PARALAR KAZANDIRACAĞINA YÖNELİKTE BİR SÖYLEMİM OLMADI”
Sabah gazetesinde çıkan habere göre, Erzan, öncelikli olarak kendi dolandırıcılıkla suçlanmadığını kanıtlama çabasında olduğu yönünde ifadelerde bulundu. Menfaat amaçlı hareket etmediğini ve insanları kandırma niyetinde olmadığını ileri süren Erzan, dosyada adı geçen müştekilere hesap açma veya yüksek kazanç vaadiyle herhangi bir taahhütte bulunmadığını, böyle bir beyanının da bulunmadığını mektubuna yazdı.
FUTBOLCU VE MÜŞTEKİLER BİRBİRLERİNİ İKNA ETTİ
Seçil Erzan, Ocak 2023 tarihinden itibaren, Nurettin Gözaçan, Ömer Karahan, Mert Zeydanlı, Bülent Çeviker ve İbrahim Çağlar ile yaptığı görüşmelerde, onlara “Size çok yüksek faizlerle kayıt dışı ödeyeceğim” dediğini açıkladı. Ancak, kimsenin iradesini yanıltmadığını savundu. Dosyadaki futbolcu ve çevresindeki müştekilerin, birbirlerinin yönlendirmesi ve ikna etmesi sayesinde paralarını arttırmak ve bankadan daha fazla kazanç sağlamak amacıyla kendisine başvurduklarını öne sürdü.
“ARDA TURAN’I BEN İKNA ETMEDİM”
Erzan, futbolcu Volkan Bahçekapılı, Emre Belözoğlu, Buse Terim, Arda Turan ve Muslera ile herhangi bir iletişim kurmadığının altını çizdi. Arda Turan’ın anaparasının neredeyse tamamını aldığını, fakat hala 7.5 milyon dolar alacağı olduğunu birebir ifade etti. Erzan, “Arda Turan yıllar sonra benimle çalışmaya karar vermesi ve gayrimenkul satışı yapması, arkadaşlarından borç alma telaşına girmesi benim onu ikna edemediğimin ve yüksek faiz beklentisinin delilidir” dedi.
“BANKA MÜDÜRÜ ÜNVANIM ONLARI İKNA ETTİ”
Mektubunda daha fazla açıklama yapan Erzan, dosyada bulunan müştekilerin, “Mağdur olduklarını iddia edenlerin, yüksek faizleri kayıt dışı elde etme taleplerinin normal görünüp bir kusur olmadığı” yönünde ifadeler kullandığını belirtti. Müştekilerin, oturduğu koltuk ve banka müdürü unvanından faydalandıkları için kendisine güvendiklerini ifade etti.
“PARA VEREN HERKES TEFECİ”
Erzan, aynı davada yargılandığı Nazlı Can, Ali Yörük, Atilla Yörük, Hüseyin Eligül, Atilla Baltaş, Süleyman Aslan, Mojtaba Haghani ve kuzeni Tanın Yılmaz ile Merve Yılmaz‘ın da tefeci olduklarını belirtti. Her birinin kendisinden zorla imza aldığını, para transferleri gerçekleştirdiğini ve baskı uyguladıklarını iddia etti.
Mektubunun son sayfalarında, “Bana para verip mağdur olduğunu söyleyen herkes tefecilik iradesi ile hareket etmiştir” diye yazdı. Ayrıca, müştekilerin birbirlerinin paraları ile zenginleştiğini de sözlerine ekledi. Son olarak, “Yaşadığım travmatik olaylardan dolayı tutuklu bulunuyorum. Kimseye kötülük yapma amacım olmadı. En kötü günlerimi geçirdim. Bedelini ödüyorum ve bu süreç artık sona ersin”