10 Ekim 2023 tarihinde AFAD, Elazığ merkezde 5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldiğini bildirdi. Deprem, saat 17.04’te gerçekleşirken, derinliği ise 16.22 kilometre olarak kaydedildi. Öte yandan, Kandilli Rasathanesi de depremin büyüklüğünü 5.1, derinliğini ise 5.0 kilometre olarak belirledi. Bu şiddetteki deprem, Elazığ’ın yanı sıra Diyarbakır, Malatya, Şanlıurfa, Erzincan, Bingöl, Tunceli ve Batman gibi çevre illerde de hissedildi.
Son dakika: Elazığ’da deprem! Çevre illerde de hissedildi
“AFET BEKLEMİYORUM”
Elazığ’daki korkutucu depremin ardından, yer bilimci olan Prof. Dr. Naci Görür’den konuya ilişkin ilk değerlendirme geldi. Görür, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Elazığ/Şehsuvar bölgesinde gerçekleşen depremin büyüklüğünün 5.1 olduğunu ifade etti. Kendisi, depremin DAF (Doğu Anadolu Fay Hattı) üzerinde meydana geldiğini ve Keban Barajı’na yakın bir konumda olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Naci Görür, ayrıca bölgedeki deprem enerjisinin büyük ölçüde Malatya’dan Karlıova ve Göynük’e kadar süregelen depremlerle tükendiği vurgusunu yaptı. Bu durum ise bugünkü depremin, 6 Şubat tarihinde meydana gelen depremlerle ilgili enerji transferine işaret ettiğini gösteriyor. Görür, bu bağlamda büyük bir afet beklemediğini ifade etti ve toplumun doğru bilgilendirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Elazığ depremi sonrası konuştu! Profesörden ürküten açıklama
Özellikle son dönemde Türkiye’nin farklı bölgelerinde meydana gelen depremler, toplumda kaygı yaratmaya devam ediyor. Bu nedenle, uzmanlar ve yer bilimcilerin yaptığı açıklamalar büyük bir önem taşıyor. Prof. Dr. Naci Görür’ün olay sonrası yaptığı değerlendirmeler, endişeleri bir nebze olsun hafifletse de, depremlerle ilgili bilinçlenmenin ve hazırlıklı olmanın önemi bir kez daha vurgulanmış oldu.
Toplumda, depremlerin vanaya benzeyen bir tabiri vardır; kaçınılmaz oldukları kabul edilir fakat hazırlıklı olmanın önemine dair dikkatin artırılması gerekir. Bu bağlamda, hükümet ve yerel yönetimlerin depremlere hazırlık konusunda alacakları tedbirler, halkın güvenliği açısından son derece kritik bir rol oynamaktadır. Başta sağlık, altyapı ve acil durum planlarının gözden geçirilmesi, bu tür olayların etkilerini en aza indirmek adına önemli adımlardır.
