İsrail‘in eski Savunma Bakanı Yoav Gallant, son dönemlerde yaşanan tartışmalar ışığında, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde kalmasının haklı bir nedeni olduğunu düşünmediğini belirtti. Gallant, mevcut durumda Başbakan Binyamin Netanyahu’nun “orada kalma arzusu” doğrultusunda askerleri bu bölgede tutma kararı aldığını ifade etti.
Eleştirilerinin odağında yer alan bu açıklamalar, Gallant’ın görevden alınmasından kısa bir süre önce, esir aileleriyle yaptığı görüşmelerde ortaya çıktı. İsrail medyasına yansıyan haberlere göre, Gallant, esirlerin aileleriyle yaptığı buluşmada, Gazze Şeridi’nde asker bulundurmanın gerekliliği hakkında eleştirilerde bulunmuş ve bunun artık bir tercih meselesi haline geldiğini savunmuştur. Özellikle, kendisinin yanı sıra esir görüşmelerine katılan diğer üst düzey askeri yetkililerin de bu düşünceye katıldığını belirtmiştir.
Gallant, esir ailelerine “Anlaşmanın kabulü ya da reddi konusunda karar verme yetkisi yalnızca Netanyahu’ya aittir” diyerek, mevcut durumu ve esir müzakerelerindeki zorlukları açıklıkla ortaya koymuştur. Ayrıca, Netanyahu’nun bu meseleye yaklaşımını etkilemeye çalıştığını; fakat bu çabalarının sonuç vermediğini dile getirmiştir. Özellikle, onun, Temmuz ayında Netanyahu’ya, şartların olgunlaştığını ifade ettiği belirtilmiş; ancak bu görüş ayrılığı nedeniyle aralarında bir gerginlik yaşandığı anlaşılmıştır.
Gallant’ın, Gazze’de kalmanın, özellikle askerlerin hayatını riske atması açısından son derece teki bir yaklaşım olduğunu vurguladığı ifade edilmiştir. Bu durumun, sadece askeri bir strateji meselesi değil, aynı zamanda psikolojik bir etki yarattığını ve ülkenin istikrarını tehdit ettiğine inandığını aktarmıştır. Gallant ayrıca, “Gazze’nin yönetilmesinin, İsrail için uzun vadede kötü sonuçlar doğuracağını” da önemle belirtmiştir. Bu görüşleri, aslında kendi partisinin ve hükümetinin genel politikalarıyla da çelişen bir durum teşkil etmektedir.
Bu doğrultuda, Gallant’ın açıklamaları, Netanyahu’nun liderliğindeki hükümetin savunma stratejisine yönelik eleştirileri de beraberinde getirdi. Özellikle, bu tür bir askeri varlığın sürekliliği ile ilgili endişeler, iç politikada da tartışmalara yol açabilir. Gazze’de devam eden çatışmalar ve alınan güvenlik önlemlerinin yanı sıra, esir müzakereleri gibi hassas konular, ülkede geniş bir toplumsal etki yaratmaktadır. Gazetelerde yer bulan bu açıklamalar, kamuoyunda önemli tartışmalara zemin hazırlamışı ve İsrail’in güvenlik politikalarının sorgulanmasına neden olmuştur. – TEL AVİV
