İstanbul’un Çekmeköy ilçesinde meydana gelen olay, bir inşaat firmasında çalışan polis memuru H.Ş. ile iş yeri sahibi S.E., oğulları Y.A.E. ve E.F.E ile çalışanı O.U. arasında alacak verecek meselesi nedeniyle patlak verdi. İddiaya göre, taraflar arasında başlayan tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüştü. Söz konusu kargaşada polis memuru H.Ş., cebinde taşıdığı silahını kullanarak kavgaya dahil olan 4 kişiye ateş açtı. Olayın ardından çevreden gelen ihbarlarla birlikte polis ve sağlık ekipleri derhal olay yerine sevk edildi.
Olay yerine ulaşan sağlık ekipleri, yaralılara hızlı bir şekilde ilk müdahaleyi gerçekleştirdikten sonra, onları hastaneye kaldırmak üzere hazırlıklara başladı. Ancak, olay esnasında yaralanan iş yeri sahibi S.E. ve onun oğlu Y.A.E., hastaneye ulaştıklarında tüm müdahalelere rağmen hayatlarını kaybettikleri bildirildi. Olayda yaralanan diğer iki kişi arasında bulunan birinin durumunun ağır olduğu ve hastanede tedavi altında olduğu öğrenildi. Olayın şokunu yaşayan çevredekiler ve olayla ilgili tanıklar, polis memurunun derhal olay yerinden kaçtığını belirtti. Bu durum, soruşturmanın yönü hakkında birçok spekülasyona yol açtı.
Polis, yaşanan bu trajik olayla ilgili derinlemesine bir soruşturma başlatırken, olayın detaylarının aydınlatılması ve H.Ş.’nin yakalanması için çalışmalar sürdürülüyor. Kavgaya neden olan alacak verecek meselesinin geçmişine dair bilgiler araştırılırken, tanıkların ifadeleri ve olay anına dair görüntüler toplanmaya çalışılıyor. H.Ş.’nin polis memuru olması ve yaşanan şiddetin boyutları, toplumda büyük bir tepkiye yol açtı. Olayın ardından sosyal medyada ve çeşitli platformlarda, hem adalet talep eden hem de güvenlik güçlerinin silah kullanma yetkisine dair tartışmalar başlatıldı.
Çekmeköy’de yaşanan bu olay, sadece ilgili şahıslar için değil, aynı zamanda geniş bir toplumsal kesim için de kaygıları arttırdı. İçinde bulunduğumuz dönemde devletin güvenlik güçlerinin silahlı durumdayken neden böylesi bir şiddet eylemine yöneldiği soruları gündemde olurken, olayın şehir güvenliğine olan etkileri de tartışma konuları arasında yer aldı. Kamuoyunun endişeleri, “Polisler böyle olaylar karşısında nasıl bir uygulama süreci geçirmelidir?” ve “İnsanların sokakta yaşadığı güvenlik sorunları nasıl çözülecektir?” gibi sorularla büyümeye devam etti.