Amerika Birleşik Devletleri’nin yeni seçilmiş başkanı Donald Trump, Meksika’daki uyuşturucu kartellerinin “yabancı terör örgütü” olarak tanınacağı yönünde bir uyarıda bulundu. Bu açıklama, Trump’ın ülkesinde yaşanan uyuşturucu sorununa yönelik ciddi bir yaklaşım sergilediğini ve bu konudaki kararlılığını ortaya koydu. Trump, Arizona eyaletinde düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, uyuşturucunun toplum üzerindeki olumsuz etkilerini vurgulamak amacıyla yeni bir kampanya hazırladıklarını belirtti.
Trump, uyuşturucunun insan sağlığına zarar verdiğini ve toplumsal yapıyı çökerttiğini ifade etti. Gelecek döneminde, uyuşturucu ticareti ve düzensiz göçmenlere karşı kapsamlı sınır dışı operasyonları başlatacaklarını dile getirdi. Bu durum, Trump’ın başkanlığı döneminde iç güvenlik konusuna nasıl bir ağırlık vereceğinin sinyallerini veriyor.
ABD’nin 47. başkanı olarak göreve gelen Trump, sınırın düzensiz göçmenlere kapatılması ve ABD’ye yönelik “işgali durdurma” konularını önceliklendireceğini savunarak, bu konudaki kararlılığına vurgu yaptı. Trump, bu açıklamalarında, “Her yabancı çete üyesi sınır dışı edilecek ve kartelleri hemen yabancı terör örgütü olarak ilan edeceğim. Bunu hemen yapacağız.” ifadelerine yer verdi.
Trump, daha önceki başkanlık döneminde de uyuşturucu kartellerini terör örgütü olarak tanıma arzusunu dile getirmişti. Ancak, o dönemde Meksika Cumhurbaşkanı Andres Manuel Lopez Obrador’un talebi üzerine bu planı askıya almak zorunda kalmıştı. Bu tutum Trump’ın Meksika ile olan ilişkileri dengede tutmak için göstermiş olduğu bir çaba olarak değerlendirilebilir.
ABD’nin, Meksika’daki Sinaloa kartelini “yılda 100 bin Amerikalının” ölümüne neden olan sentetik uyuşturucu fentanilin en büyük tedarikçisi olarak suçlaması dikkat çekici bir durum. Bu durum, Trump’ın uyuşturucu kartelleri ile mücadelede ne kadar güçlü bir yaklaşım sergilemek istediğini ve bu sorunun ciddiyetini gözler önüne seriyor.
Sonuç olarak, Donald Trump’ın uyuşturucu kartellerini “yabancı terör örgütü” olarak tanıma niyeti, ABD’nin güvenlik politikalarında önemli bir değişim önerisi olarak kabul edilebilir. Bu adım, yalnızca Amerika’nın iç güvenliğini sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda Meksika ile ilişkilerin yeniden şekillenmesine de yol açabilir. Trump’ın çabaları, uyuşturucu ile mücadele konusunda daha geniş bir strateji geliştirilmesi gerekliliğini bir kez daha gündeme getirirken, bu sürecin nasıl ilerleyeceği merakla bekleniyor.
